Scan to Download Gate App
qrCode
More Download Options
Don't remind me again today

Kısa videolar izlemek aklı mı karıştırıyor ve uykusuz mu bırakıyor? 71 araştırma TikTok'un beyin üzerindeki zararlarını ortaya koyuyor.

TikTok, Reels, YouTube Shorts gibi kısa video platformları, modern yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Ancak, yaklaşık 90,000 katılımcıyı kapsayan ve toplam 71 çalışma içeren bir sistematik inceleme ve meta-analiz, kısa videoların aşırı kullanımının dikkat düşüşü, bastırma kontrol yeteneğinde azalma gibi bilişsel işlevlerin bozulması ile orta düzeyde bir ilişki gösterdi.

Kısa videoların etkisi sadece eğlence ile sınırlı değil

短影音

Kısa Videolar (Short-Form Videos, SFVs) başlangıçta eğlence odaklıydı, ancak şimdi eğitim, siyasi propaganda, tüketim pazarlama gibi alanlara yaygın olarak sızmıştır. Bu tür videolar, algoritmalarla öneri ve sonsuz kaydırma arayüzü tasarımı sayesinde kullanıcıların dikkatini hızlı bir şekilde çekmekte ve insanların kullanım bağlılığını artırmaktadır. Araştırmalar, bu tasarımın kullanıcı katılımını artırsa da, “dijital bağımlılık” ve fiziksel-mental sağlık konularında endişelere yol açtığını ortaya koymaktadır.

TikTok, benzersiz algoritma öneri sistemi sayesinde, kullanıcıların sevdiği içerikleri hassas bir şekilde önererek, hızla dünya genelindeki genç kitleler arasında bir trend patlak vermesini sağladı. Instagram Reels, IG topluluğunun etkisini ustaca harmanlayarak, yaratıcıların mevcut takipçilerine hassas bir şekilde ulaşmasını sağlıyor ve algoritma önerileri aracılığıyla “Keşfet” sayfasına yayılmasını, daha geniş potansiyel bir kitleye ulaşmasını sağlıyor. YouTube Shorts ise YouTube'un büyük kullanıcı tabanını entegre ederek, yaratıcıların mevcut aboneleri ile hızlı bir şekilde bağlantı kurmasına yardımcı oluyor ve algoritma aracılığıyla yeni izleyici kitlelerine genişlemesini sağlıyor.

Kısa videoların yüksek sıklıkta, uyarıcı içerikler, beynin bilişsel işlem yeteneği üzerinde uzun vadeli etkiler yaratabilir. Avustralya'daki Griffith Üniversitesi tarafından yürütülen bu meta-analiz, 71 çalışmadan ve yaklaşık 90.000 katılımcıdan elde edilen verileri birleştirerek, kısa videoların sağlık üzerindeki gerçek etkilerini anlamak için şimdiye kadar sunulan en kapsamlı kanıt temelini sağlıyor. Bu tür büyük ölçekli sistematik incelemeler, sosyal medya araştırmaları alanında son derece nadirdir ve sonuçları yüksek güvenilirliğe sahiptir.

Ağır kullanım ve bilişsel düşüş arasında orta düzeyde bir ilişki vardır

Kümeleme analizi, kısa video kullanımının genel bilişsel işlevle arasında orta derecede negatif bir ilişki olduğunu göstermektedir (r = -0.34). Bu ilişki içinde, dikkat (r = -0.38) ve inhibisyon kontrol yeteneği (r = -0.41) en belirgin şekilde etkilenmektedir. Bu korelasyon katsayısı sosyal bilimler araştırmalarında “orta şiddet” olarak değerlendirilmekte, bu da kısa video kullanımının bilişsel işlev üzerinde ölçülebilir bir negatif etki yarattığını göstermektedir.

Araştırmalar, hızlı tempolu ve yüksek uyarıcı kısa video içeriklerine tekrar tekrar maruz kalmanın, kullanıcıların daha yavaş tempolu veya sürekli dikkat gerektiren etkinliklere (örneğin okuma veya problem çözme) “sabırsızlık” ve “dikkat eksikliği” durumları geliştirebileceğini göstermektedir. Bu fenomen akademik dünyada “dikkat parçalanması” olarak adlandırılmakta olup, beyin kısa süreli, yüksek uyarıcı bilgi girişine alıştığında, uzun süreli dikkat gerektiren görevlerde direnç göstermektedir.

Baskı kontrol yeteneğinin düşüşünün daha fazla dikkate alınması gerekmektedir. Baskı kontrol, uygunsuz davranışları bastırma, cazibelere direnme ve dürtüleri kontrol etme yeteneğini ifade eder; bu, yürütücü işlevin temel bileşenidir. Baskı kontrol yeteneği düştüğünde, insanlar kısa videoları izleme davranışlarını kontrol etmekte daha zorlanırlar ve bu kötü bir döngü oluşturur: ne kadar çok izlerlerse, durması o kadar zorlaşır, durması zorlaştıkça bilişsel işlevleri o kadar etkilenir.

Kısa Videoların Bilişsel Fonksiyon Üzerindeki Üç Büyük Olumsuz Etkisi

Dikkat süresinin kısalması: 15-60 saniyelik içeriklere alıştıktan sonra, uzun süre dikkat gerektiren görevlerde (okuma, öğrenme) direnç oluşur.

Kontrol yeteneğinde düşüş: Kısa videoları izleme impulsunu kontrol etmekte zorluk, “bir tane daha izle” sonsuz bir döngü haline geliyor.

Derin düşünme yeteneği azalıyor: Beyin hızlı geçişlere ve yüzeysel işlemeye uyum sağlıyor, derin analiz gerektiren görevlerde zorluk çekiyor.

Araştırmalar, bu “alışkanlık + hassasiyet” ikili etkisinin, beynin çaba gerektiren ve gecikmeli geri bildirim gerektiren etkinliklere karşı toleransını düşürdüğünü göstermektedir. Kısa videoların sağladığı anlık tatmin ve dopamin uyarımı, beynin “çaba → gecikme → ödül” gibi geleneksel ödül modeline karşı sabırsız hale gelmesine neden olmaktadır.

Algoritma ödül mekanizması öz kontrolü zayıflatıyor

Kısa video platformları, anlık geri bildirim ve dopamin uyarımı yoluyla kullanıcıların “anlık tatmin ihtiyaçlarını” artırır; bu tasarım pekiştirme öğrenimine benzer ve insanları kaydırmaya yönlendirerek alışkanlık oluşturur. Bu tür yüksek frekanslı uyarımlar, yalnızca kullanıcıların uzun süreli görevlere karşı toleransını zayıflatmakla kalmaz, aynı zamanda kontrol ve odaklanmadan sorumlu olan frontal korteks gibi beyin bölgelerinin işlevlerini de zayıflatabilir.

Algoritma ödül mekanizmasının özü "kişiselleştirilmiş öneri"dir. Platform, kullanıcıların her etkileşimini takip eder - bekleme süresi, tam izleme oranı, beğenme, paylaşma - ve buna göre öneri içeriğini sürekli optimize eder. Bu mekanizma son derece etkilidir; kullanıcıların karşılaştığı içerik giderek kendi zevklerine daha uygun hale gelir ve “duramama” fenomenine yol açar. Bu, kullanıcıların iradesinin zayıf olduğu anlamına gelmez, aksine algoritma tasarımının kaçınılmaz bir sonucudur.

Kısa videoların sonsuz kaydırma tasarımı, doğal durma noktalarını ortadan kaldırır. Geleneksel medya (örneğin televizyon programları veya filmler) belirgin bir başlangıca ve sona sahiptir, ancak kısa video platformları sonsuz kaydırma (Infinite Scroll) tasarımını benimser; bir sonraki video otomatik olarak oynatılır ve hiçbir durma uyarısı yoktur. Bu tasarım, kullanıcıların rasyonel karar verme süreçlerini kasten atlatır ve “bir tane daha izlemek” otomatik bir davranış haline gelir.

Zihinsel sağlık kırmızı ışık yakıyor, kaygı ve stres en çok etkilenenler

61 kısa video ve psikolojik sağlık ilişkisini inceleyen çalışmada, genel sonuçlar iki arasında hafif ile orta seviyede negatif bir ilişki olduğunu göstermektedir (r = -0.21). Özellikle anksiyete (r = -0.33) ve stres (r = -0.34) en belirgin şekilde kendini göstermektedir, depresyon semptomları ve yalnızlık hissi de zayıf negatif bir ilişki göstermektedir.

Bununla kalmayıp, kısa video platformlarında geçirilen zaman eğer uyku öncesinde yoğunlaşırsa, melatonin salgısını da bozabilir, uyku kalitesini etkileyebilir ve psikolojik düzenleme yeteneğini daha da zayıflatabilir. Mavi ışık maruziyeti bir faktördür, ancak daha önemlisi içeriğin uyarıcılığıdır. Kısa videoların hızlı temposu ve duygusal dalgalanmaları, beyni uyanık halde tutar ve rahatlama ile uyku hazırlık moduna geçmeyi zorlaştırır.

Beklenmedik bir şekilde, kısa video kullanımı ile özsaygı veya beden imajı arasında belirgin bir ilişki yoktur. Araştırmacılar, bunun, platformda çeşitlilik ve olumlu beden imajı içeriğinin artışı ile ilgili olabileceğini öne sürüyor; bu, geçmişte görünüm karşılaştırmalarını vurgulayan sosyal medyadan farklıdır. Gelecekte, bu tutarsız sonuçları netleştirmek için farklı içerik türlerini daha fazla ayırmak gerekecektir.

Yaş belirleyici bir faktör değildir, hem gençler hem de yetişkinler etkilenir

Dikkate değer bir şekilde, araştırmalar yaşın kısa video kullanımı ile sağlık arasındaki ilişki üzerinde belirgin bir düzenleyici etkisi olmadığını ortaya koymuştur. Yani, ister gençler ister yetişkinler olsun, kısa video aşırı kullanımı benzer olumsuz etkiler yaratabilir. Bu, gençlerin sosyal medyadan daha kolay etkileneceği yönündeki genel kanıyla biraz farklılık göstermektedir ve kısa video platformlarının tasarımındaki “evrensel çekiciliğin” yaş grubunu aşan etkiler yaratabileceğini göstermektedir.

Araştırmalar, “kısa video bağımlılığı” ölçüm göstergelerinin psikolojik ve bilişsel sağlık ile olan ilişkisinin en güçlü olduğunu bulmuştur. Sadece süre veya kullanım sıklığını değerlendirme kriteri olarak kullanan araştırmalar ise bu ilişki daha zayıf kalmaktadır. Bu, bağımlılık eğilimlerinin (örneğin kontrolsüzlük, kullanımı durduramama) yalnızca kullanım süresinden daha fazla potansiyel sağlık riskini yansıttığını göstermektedir. Ayrıca, “çoklu platform kullanıcıları” (birden fazla kısa video platformunu aynı anda kullananlar), yalnızca TikTok kullanan kullanıcılara göre daha güçlü olumsuz ilişkiler göstermektedir; bu durum, çoklu platform kullanımıyla biriken etkinin sağlık üzerindeki etkilerini artırabileceğini göstermektedir.

View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
  • Reward
  • Comment
  • Repost
  • Share
Comment
0/400
No comments
  • Pin
Trade Crypto Anywhere Anytime
qrCode
Scan to download Gate App
Community
  • 简体中文
  • English
  • Tiếng Việt
  • 繁體中文
  • Español
  • Русский
  • Français (Afrique)
  • Português (Portugal)
  • Bahasa Indonesia
  • 日本語
  • بالعربية
  • Українська
  • Português (Brasil)